"Bakın,yağmur yağarken saray yerine bir tavuk kümesi görsem, ıslanmamak için belki kümese girerim.Fakat kümes beni yağmurdan korudu diye,şükran borcumu ödemek için kümese saray gözüyle bakamam.Bana gülecek, hatta böyle bir durumda sarayla kümes arasında bir fark olmadığını söyleyeceksiniz.Evet, hayatta tek gayemiz ıslanmamak olsaydı, dediğiniz doğruydu diye cevap veririm ben de." //Yeraltından Notlar-Dostoyevski
bence dostoyevski'ye sarayla kümesin aynı değerde olduğunu söyleyenler, hep beklentiler içinde yaşayan insanlar...
YanıtlaSilali arkadaşımızdan ilginç bir yorum ama bıraz daha açıklayıcı olsa...
YanıtlaSilbu insanlar kendilerini muhtemelen "kümes" olarak gören insanlar. diyelim ki ben bir prensim ve yağmur yağdı, onlardan birisine sığındım. o kümeste sığınmam onlarda bir beklenti yaratıyor olabilir. kendi kendilerine böbürlenip, "vay be biz büyük bir prensi konuk ettik, sarayız saray..." diye düşünüyor olabilirler. ya da içlerinden birisi kral olmayı bile hayal edebilir, ne de olsa prensi kurtardı çünkü.
YanıtlaSilönyargı yapıyormuşum gibi görünebilir ancak insanlar kendilerini bir hikaye içindeki herhangi bir nesneyle eşleştirirler.
burada da yaptıkları iyiliklere karşılık çok şey bekleyen insanlar olduklarını belli ediyorlar sanki.
belki de günümüzde yardım etmenin azalması ve bu nedenle gözümüzde değerinin artmasıyla ilgili bir durumdur, bilemiyorum...
"belki de günümüzde yardım etmenin azalması ve bu nedenle gözümüzde değerinin artmasıyla ilgili bir durumdur."
YanıtlaSilGayet açıklayıcı olmuş kanaatimce...